RAMAZAN YARIMI SAÇAK'TA GÖREN VAR MI?
RAMAZAN YARIMI SAÇAK'TA GÖREN VAR MI?

2019 yılı seçimlerinde saçak belediye başkanı Ramazan Yarım eski belediye başkanını Hamza İNKAYA’YI eleştirirken” Ankara’dan Çerkeş’e gelmiyor Saçak!ta durmuyor devletin arabasını kullanıyor yazık “diyerek seçimlerde konuştuğunuz duymayan yoktur sanırım. Ramazan Yarım’ın icraatlarından bir tanesi de 5 sene hiçbir eksiği giderilmemiş olan belediye makam aracının yerine kendine masrafsız bir makam aracı almak oldu bence de iyi yaptı. İyide… Şimdide bazı Saçak’lı hemşerilerimizle konuşuyoruz Ramazan Yarım makam arabası altında Ankara, Karabük, İstanbul geziyor diyorlar. HAYDAAAAA… Bence iftira atıyorlar gezseydi Saçak’ta yâda Çerkeş’te biz görürdük. Bırak işi gücü depremde bile başkanı ara ki ne Saçak ne de Çerkeş’te görmek pek mümkün olmasa da başkana soruyorum bu kadar çok geziyorsun sahi belediyenin işleri için mi geziyorsun başkanım. Kendi arabanın km kaçta makam aracın km kacta açıklar mısın? Başkanım aldığınız yeni masrafsız makam arabasının koltuklarınıza oturup Saçak’a gezmekle yaptığınız hizmetin gururunu yaşayın. GEZMEKTE BÜYÜK BİR İŞTİR sonuçta belediyenin işi için geziyorsun. dimiiiiii Neyse Bugün konumuz “devlet malı deniz yemeyen domuz” Bizde “devlet malı deniz yemeyen domuz” diye bir deyiş vardır. Devletten haksız kazanç sağlayanlar ile devlet malını rüşvet karşılığı peşkeş çekenleri eleştirmek için kullanır. Devlet dairesinden devletin parası ile alınmış bir kurşun kalem ve bir kaç dosya kâğıdı götürenler için de kullanılır, ihaleyle aldığı inşaatı malzemeden çalarak ihale şartnamesine aykırı yapıp, milyonlarca liralık haksız istihkak alanlar için de. Devletin malını izin almadan kullananlar içinde, kendi makam aracın deposunun yanında başkasın deposuna benzin bidonlarını dolduranlar içinde. çalışması gereken saate gezenler içinde Yerli yerinde bir eleştiri özdeyişidir bu… Devlet malını kendisi için ganimet olarak görenler olduğu gibi beytül mali namusu gibi görüp, ona gözü gibi bakıp, kutsal sayanlar ve kendi malından daha iyi koruyan başkanlar da vardır. Aslında Müslüman bir yönetici ve ahlakı terbiyede olan birisi ikinci madde gibi düşünür. O kadar ki, Belediyeyi yada, kurumuna, yani devlet malına zarar vermek hâlâ ağır suçtur. Ne gibi mi? Su deposundan iş yerine özel mülke borular ile su çekilmesi ve yıllarca kullanılması gibi Makamın gücü ile keyfi yaptırımlar ile insanlara zorluk çıkartma, gibi Belediyenin araçlarının sigortasız olması gibi Plakasız olması dibi Ehliyetsiz insanların kullanımına izin verilmesi gibi Yetkisi ehiyetsiz, plakasız sigortasız olduğu halde D-100 çıkarılması gibi Bilerek belediyeyi zarar sokmaya girer mi bilmem, Ama Türkiye’de birçok başkanın ağzında tek söz var, "Abdestimden şüphem yok ki namazımdan olsun" Abdestin den şüphen yok, namazından şüphe duymuyorsun da, başkanın abdest suyun necasetli senin. Ne gibi mi? Bir daha ki yazımda
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!